Acılar biriktiriyorum masum avuçlu çocukların yüreklerinde..!
Şehre dar gelen bir hayalin tam ortasında..
Kederler çoğaltıyorum yırtık ceplerimde…
An geliyor bir ülkeye bölünüyor yüreğim ve an geliyor dünya oluyor acımasızlığın yamacında yüreğim…
Saklı düşlerimin o en kayıp adreslerinde bir masala dönüyor sözlerim..
…
Zamansızlığıma sığdıramadığım derin acılar saklı şimdi
kimliksiz düşlerimde..!
…
Ben bir şehre çekip giderken bir ülkeye dönüyor yüreğim..
Ben şehir ve ülke iki bağımsız hayal atlası ve tam ortasında
masum avuçlu bir çocuk yüreği…
…
Bütün terkedişlerime bir kandil yakıyorum gecenin sustuğu bu anda..!
Bütün hayal kırıklıkları bütün sıradanlıklar ve bütün mavi olmayan aşklar birer birer kapı çalıp çekip gidiyorlar…
…
Oysa bir yıldız sararken gamlı düşlerime
ve kelimeleri hüznün rengine boyarken
Ardımda yaşayamacağım her şey bir uçurum olup çıkıyor karşıma..!
Zamanı karalıyorum silikleşen yazılarımın içinde
ve göğün karanlığına hicran yazıyorum..
…
Siz sabaha soyunup uyurken bense gecenin tam koynunda…
Adını bile bilmediğim bütün sözlerin esaretini yaşıyorum..
Bütün savunmasız korkularımın cesur bir savaşçısıyım sanki şuan…
…
Zamanın en kötümser yerinde uzak bir şehirde
Sensizliğin senli yokuşlarından çıkacağım ben…
Masum çocukların gülüşlerinden de çalıp yırtık ceplerime dolduracağım..
Sensiz yaşamayı sensizliğin coğrafyasında bırakıp bambaşka bir iklimden hayaller çalarak ..
…
Sana ve aşka dair ne varsa yüreğimde unutacağım…
Şehre dar gelen bir hayalin tam ortasında..
Kederler çoğaltıyorum yırtık ceplerimde…
An geliyor bir ülkeye bölünüyor yüreğim ve an geliyor dünya oluyor acımasızlığın yamacında yüreğim…
Saklı düşlerimin o en kayıp adreslerinde bir masala dönüyor sözlerim..
…
Zamansızlığıma sığdıramadığım derin acılar saklı şimdi
kimliksiz düşlerimde..!
…
Ben bir şehre çekip giderken bir ülkeye dönüyor yüreğim..
Ben şehir ve ülke iki bağımsız hayal atlası ve tam ortasında
masum avuçlu bir çocuk yüreği…
…
Bütün terkedişlerime bir kandil yakıyorum gecenin sustuğu bu anda..!
Bütün hayal kırıklıkları bütün sıradanlıklar ve bütün mavi olmayan aşklar birer birer kapı çalıp çekip gidiyorlar…
…
Oysa bir yıldız sararken gamlı düşlerime
ve kelimeleri hüznün rengine boyarken
Ardımda yaşayamacağım her şey bir uçurum olup çıkıyor karşıma..!
Zamanı karalıyorum silikleşen yazılarımın içinde
ve göğün karanlığına hicran yazıyorum..
…
Siz sabaha soyunup uyurken bense gecenin tam koynunda…
Adını bile bilmediğim bütün sözlerin esaretini yaşıyorum..
Bütün savunmasız korkularımın cesur bir savaşçısıyım sanki şuan…
…
Zamanın en kötümser yerinde uzak bir şehirde
Sensizliğin senli yokuşlarından çıkacağım ben…
Masum çocukların gülüşlerinden de çalıp yırtık ceplerime dolduracağım..
Sensiz yaşamayı sensizliğin coğrafyasında bırakıp bambaşka bir iklimden hayaller çalarak ..
…
Sana ve aşka dair ne varsa yüreğimde unutacağım…