Yaşadıklarımın tüm telif hakları bana aittir,
kimse üstüne alınmasın ,kimse sahip çıkmasın,
çünkü yaşayan ve ızdırabını çeken taraf benim,
ızdırabı neden çektiğimi soranınız olur belki,
insan kendi isteyipde gerçekleştiriyorsa neden ızdırap çekiyor diye...?
Bir duygu getiriyorsunuz dünyaya onu sevginizle sulayıp,
aşkınızla filizlendiriyorsunuz,çiçek
açmalar başlıyor,ama bilmiyor ki yalancı baharlara kandığını,bilmiyor ki ,
yapraklarını bir bir
dökeceğini,kendince ulu bir ağaç olucam diye sevinçle
dönüyor yüzünü güneşe ,
ilkbaharın o ılık meltemi sanıyor esen rüzgarı,bilmiyor ki az zaman sonra yakıcı ,kavurucu, onu parça parça edecek olan ayazı....
İşte ben de kendi fidanımın katiliyim,ektiğim, besleyip ,
büyüttüğüm duygularımın
ızdırabını çekenim,o yüzden benimdir bu acılar tek taraflı,siz bilirmisiniz..?
kalbinizdeki kök salmaya yüz tutmuş,ağaca dönmeye başlamış ,
sevdayı kökleyip
kalbinizden ,ruhunuzdan atmanın ne demek olduğunu..?
Buna nasıl mecbur bırakıldığınızı,buna nasıl meydan verildiğini,
nasıl teşvik edildiğinizi bilirmisiniz...?
Sanmıyorum ,yaşamadan o kökleri sökmeden asla bilemezsiniz,
ve birde suçlanırsınız,aşkın köküne zehir döküp kuruttunuz diye,
bir tutam ışığını çok gören güneş,bir ılık esişini esirgeyen rüzgar,
aşk adına şarkılar söyleyen bülbül,gözünüz aydın.
Yok artık ne bu bahar ne de gelecek bahar açacak bir gül.
Ne yediverenler olacak,ne ömrümün gökkuşağı,ne karını görür bu gözler artık
nede hisseder teninde ayazını.
Yaşadıklarımın tüm telif hakları bana aittir,kimse üstüne alınmasın ,
kimse sahip çıkmasın,
çünkü yaşayan ve ızdırabını çeken taraf benim.
İşte bu yüzdendir ki son verildi çiçek açmaları sevginin..
alıntı
kimse üstüne alınmasın ,kimse sahip çıkmasın,
çünkü yaşayan ve ızdırabını çeken taraf benim,
ızdırabı neden çektiğimi soranınız olur belki,
insan kendi isteyipde gerçekleştiriyorsa neden ızdırap çekiyor diye...?
Bir duygu getiriyorsunuz dünyaya onu sevginizle sulayıp,
aşkınızla filizlendiriyorsunuz,çiçek
açmalar başlıyor,ama bilmiyor ki yalancı baharlara kandığını,bilmiyor ki ,
yapraklarını bir bir
dökeceğini,kendince ulu bir ağaç olucam diye sevinçle
dönüyor yüzünü güneşe ,
ilkbaharın o ılık meltemi sanıyor esen rüzgarı,bilmiyor ki az zaman sonra yakıcı ,kavurucu, onu parça parça edecek olan ayazı....
İşte ben de kendi fidanımın katiliyim,ektiğim, besleyip ,
büyüttüğüm duygularımın
ızdırabını çekenim,o yüzden benimdir bu acılar tek taraflı,siz bilirmisiniz..?
kalbinizdeki kök salmaya yüz tutmuş,ağaca dönmeye başlamış ,
sevdayı kökleyip
kalbinizden ,ruhunuzdan atmanın ne demek olduğunu..?
Buna nasıl mecbur bırakıldığınızı,buna nasıl meydan verildiğini,
nasıl teşvik edildiğinizi bilirmisiniz...?
Sanmıyorum ,yaşamadan o kökleri sökmeden asla bilemezsiniz,
ve birde suçlanırsınız,aşkın köküne zehir döküp kuruttunuz diye,
bir tutam ışığını çok gören güneş,bir ılık esişini esirgeyen rüzgar,
aşk adına şarkılar söyleyen bülbül,gözünüz aydın.
Yok artık ne bu bahar ne de gelecek bahar açacak bir gül.
Ne yediverenler olacak,ne ömrümün gökkuşağı,ne karını görür bu gözler artık
nede hisseder teninde ayazını.
Yaşadıklarımın tüm telif hakları bana aittir,kimse üstüne alınmasın ,
kimse sahip çıkmasın,
çünkü yaşayan ve ızdırabını çeken taraf benim.
İşte bu yüzdendir ki son verildi çiçek açmaları sevginin..
alıntı